14.Bölüm

♥♥♥♥♥

Aslında James'i düşünmem bile yanlıştı.

Hayır, hayır...

Onunla mutlu olma imkanım yüzde sıfırdı.

Drake çok neşeli onu seviyorum onu görünce…

Bir garip oluyorum ona aşığım galiba ama sorun şu ki o benden çok büyük bir vampir ve ben ondan çook küçüğüm bazı ihtiyaçlarını

karşılayamıyorum.

İkisiylede tanışmamış olmayı dilerdim.

Drake bir şekilde tatlı bela gibi birşeydi.

Asıl mesele okulda başıma neler gelecek hiç bir fikrim yoktu.

Okuldan atılma ihtimalim bile vardı.

Belkide tuvalet temizleme cezası alırdım. James'i bıraktığım için... Beraber tuvaletleri temizlerdik bir yandan da o bana sorgu çekerdi.

Ne kadar da romantik ha...

Herneyse bilmiyorum ama başıma birşey geleceği çok kesindi.

Bu kadar düşüncenin arasında birilerini unuttuğumu hissetim.

Pearl..

Acımasız biri olmuştu hemde çok..

Drake'in onu ağaca yapıştırdığı sırada hem kötü hissetmiştim... Hem de..

En yakın arkadaşının canı acıdığı için sevinmiştim…

Ama bir yerde haklıydım, sevdiğim insanı kazıkladı.

Hemde tahta bir kazıkla...

Acaba Pearl okula gitmediği sürede ne yapıyordu?

Drake başka vampir olmadığını söylemişti buralarda.

Bunları düşünürken bir yandan kendime sert bir kahve hazırlıyordum. Ama çok düşünceli şekilde . Yani Drake öyle diyordu.

-Çooook düşüncelisin Rachel.

-Dalmışım.

-Banada bir kahve yapar mısın?

-Senin hep içki içtiğini düşünürdüm.

-Sağlıklı olmak gerek değil mi? Dedi ve güldü.

-Peki sanada bir kahve yapayım dedim.

Kahveleri yaparken Drake'te masanın karşısına oturmuştu.

-Artık iyiyim.

-Evet belli eski hızındasın. Ama eski eski espriler,laf sokmalar nerede bilmiyorum.

-Geliyorlar Rachel bekle ve gör Dedi ve gülümsedi.

Bende kahveleri yaptım ve kahvesini ona verip masanın diğer tarafınada kendim oturdum.

-Ne düşünüyordun?

-Hiç, öylesine şeyler.

-Hiç sanmam.

-Pearl falan.

-O kızdan bahsetme Dedi ve kahvesinden bir yudum aldı.

-Seni kazıklayan kız,benim en yakın arkadaşım.

-Artık değil heralde.

-Bilmiyorum kafam karışık. Her neyse.

-Evet onu konuşmayı bırakalım. Kesin şimdi vampir avına çıkmıştır.

Bir şey demedim ve kahvemi içmeye başladım

Drake'te beğenmişti sanırım çünkü hemen bitirdi.

-Rachel ben bir karar aldım.

-Yandık..

-Çok hoşlanacağını söyleyemem tabii.

-Biliyordum! Dedim ve üzgün bir surat ifadesi takındım.

-Ben artık senin okul arkadaşın olacağım Dedi.

-Yaşasın! kötüde olsa espirilerine başladın Drake.

-Espri olduğunu kim söyledi ki ?

-Hayır ! diye avazım çıktığı kadar bağırdım.

-Hayır değil, bence Pearl'den çok James okulda sana neler yapabilir onu düşünmelisin. Ben yanında olursam seni koruyabilirim. Ayrıca cahil olduğumu yüzüme vurup duruyorsun, bahse girerim notlarım senin kilerden iyi olacak Dedi ve sırıttı.

-Merak etme, onu da düşünüyordum. Ayrıca sen benim kadar iyi olamazsın dedim ve ukalaca sırıttım.

-Bunu kanıtlamanın tek yolu…

-Yok !

-Hadi ama !Okulda senin insan erkek arkadaşın olsam güzel olmaz mı ?

Şu balolara falan beraber katılırdık.

-İnsan olsaydın düşünülebilirdi.

-Bende insan gibi davranırım.

-Hayatta yapamazsın. Ders çalışmak,ödev yapmak,söz dinlemek özellikle ciddi olmak hiç sana göre değil.

-Deneyelim ve görelim diyorum.

-Ahh gereksiz.

-Korktun mu Rachel?

-Hayır hiçte korkmadım sadece okuluma iki vampir çok fazla.

-Beni insan olarak düşün. Senin insan erkek arkadaşın.

-Sen benim erkek arkadaşım değilsin.

-Ama olacağım.

-Olsan bile-

-Rachel korkaklık yapma hadi deneyelim. Eğlenceli olur. Seninle oturur biyoloji,matematik,tarih çalışırız Mesela ;

-Rachel şu soruyu çözemedim yardım eder misin?

-Tabiki sende bana şu tarih konusunda yardım edersen neden olmasın?

Gibi şeyler.

Drake'in bu dediği gülmeme neden oldu.

-Hadi ama. Kabul et artık.

-Bilmiyorum bu çok çok çok saçma...

-Ama eğlenceli. Evet mi hayır mı?

-Evet. Her iddaasına varım 1 gün ders çalışsan kazık yemiş kadar olursun.

-O kadar emin olma. Seni geçebilirim. Dedi ve güldü.

-İsmimi değiştirsem mi acaba ?

-Hayır bak onu asla kabul edemem Drake olmalısın çünkü sana yanlış bi isimle hitap etme ihtimalim olur.

-Peki..

O zaman bugün okul alışverişine çıkmaya ne dersin ?

-Vov derim.

-Sana bir fikrimi beğendirebilmeyi başardım . İnanılmaz değil mi?

-Alışverişi severim olanlar yüzünden demode göründüğüme bakma aslında çok şık ve güzelimdir Dedim ve saçlarımı savurdum.

-Bence her halinle güzelsin.

-Güzellik demişken, başka kızlara bakarsan çok kötü bozuşuruz .

-Asla, pekala ben üzerimi değiştirmeye gidiyorum sende değiştir ve dışarı çıkıp alış-veriş yapalım.

-Nasıl alış-veriş yapacağız ? Buralarda para kullanılıyor.

-Sağol bilmiyordum. Vampirlerde para kullanır canım.

-İyiymiş. O zaman vampirlerde çalışıyor. Ben senin hiç çalıştığını görmedim.

-Vampirler çalışmaz, bankacılarla arkadaş olur Dedi ve göz kırptı.

-Lanet olsun.. Başkasının parasını kullanıcaz ?

-Ehh.. biraz öyle.

Kendimi şaşırtarak dudaklarımı büktüm ve içimden her neyse deyip geçtim.

-Arabama atla ve gidelim bebek diyip güldü Drake.

-Araban olduğunu bilmiyordum Dedim.

-Ben birçok şey saklarım. Dedi ve sırıttı.

Sonra ;

-Ben üstümü değiştireyim Dedim ve odama çıktım.

Bütün eşyalarım diğer evdeydi ama her yeri dağıtarak sonunda giyecek güzel bir şeyler bulabilmiştim.

Üzerime mavi bir askılı badi ve altınada beyaz kot şort giyip saçımı at kuyruğu olarak topladım ve elime bir çanta alıp bir de bir değişiklik yapıp mavi topuklu ayakkabı giydim ve aşağı indim.

-Aman tanrım! Dedi Drake.

-Değişiklik yapmak istedim ve çok az bir eşya ile ancak bu kadar olabiliyor.

-Hep böyle giyin.

-Ah peki hep böyle giyinirim. Dedim ve güldüm.

Sonra beraber evden çıktık ve Drake'in şu gizli arabasına bindik.

-Araban çok güzel.Hatta mükemmel.

-Senden ve benden mükemmel olamaz. Dedi ve kahkaha attı.

Bende güldüm ve ;

-O her şeyden mükemmel bence.

-Arabamı övdüğün kadar beni de övmeni isterdim.Sonuçta sahibi benim.

-O zaman arabana ettiğim iltifatlar aynı zamanda sana gelsin. Dedim ve güldüm.

-Güzel o zaman iltifatlara devam.

-Çok hızlı gidiyorsun.

-Her zamanki halim.

-Evet sen kendin de hızlısın arabanın böyle olması normal. Neler alacaksın biliyor musun ? Bence ilk okulla görüşmeliydin. Seni almayabilirler...

-Alırlar. Unutma vampirler insanları kontrol edebilir .

- Haa.. Dedim tam bir salak görüntüsü çizerek.

-Ya defterler falan ? diye devam ettim.

-Sen öğrenci değil misin hem de şu çok çalışanlardan bana yardımcı olursun .

-Bana hep muhtaçsın Drake.

-Ahh evet sana sığınıyorum Rachel, koru ve geliştir beni.

-Gevezeleşme hemen senden daha akıllıyım o kadar.

-İddiasına var mısın ?

-Neden olmasın Matematik sınavından en yüksek alan kazanır.

-Ödül ne peki ?

-Bilmem...

-Ben biliyorum. Eğer bir hafta kazanırsam tüm ödevlerimi sen yaparsın .

-Ben kazanırsamda beraber bir konsere gideriz .

-Bunu her zaman yapabiliriz.

-Ama biletler senden. Dedim ve kaşlarımı kaldırdım.

-Öyle olsun.

*

Beş dakika sonra lüks bir alışveriş merkezine varmıştık.

Yuvarlak şekilde olan merkezin etrafı ağaçlarla kaplıydı. İçinde bir çok insan vardı ve hepsi birbirinden şıktı.

O an kendime bir sürü giysi alma isteği duydum.

Arabayı park edip indik. Drake'in koluna girdim ve yürümeye başladık. Tanrım o yanımdayken gerçekten mutluydum.

İçeri girdiğimiz anda her şey dikkatimi çekmeye başladı

Askılardaki parlak elbiseler,pantolonlar-şortlar,etekler,tişörtler

hepsi mükemmeldi.

-İlk sana kıyafet bakalım Drake.

-Peki. Dedi ve erkek reyonuna doğru indik.

Burada da renkli ve hoş şeyler vardı ve büyüktü.

İlk önce gömleklere baktık…

Drake'in eline bir beyaz,mavi,mor gömlek verdim ve sonra hemen pantolonların yanına gidip bir kaç değişik pantolon alıp Drake'in eline tutuşturdum

-Alışverişimi sen yaptın Dedi Drake.

-İstemiyorsan yapmam. Sadece zevkim iyidir.

-Sorun yok. Senin seçmen daha iyi.Dedi ve elindekilerle birlikte kabine gitti

Bir kaç dakika sonra beyaz gömlek ve bir pantolonla çıktı.

-Owww.Çok yakıştı.

-Sağol. Bunu alıyorum.

Sonra tekrar kabine gitti ve elindeki diğer her şeyi denedi ve hepsini aldı.

-Ayakkabı alacak mısın?

-Tabiki alacağım. Dedi ve güldü.

-Tamam …

-Şimdi sana kıyafet alalım.

-Gerek yok...

-Evet neredeyse tüm giysilerin James'teyken gerçekten hiç gerek yok.

-Bunu unutmuştum Dedim ve utançla dudaklarımı kemirdim.

-Hadi ..

-Pekala alışverişe ! Dedim ve gözüme en çok çarpan mağazaya girdim.

İlk olarak parlak taşlarla bir tavus kuşu işlemeli uzun bir bluzu elime aldım , daha sonra dar beyaz bir jean. Bunları deneyip Drake'in onayını aldıktan sonra satın aldım.

Daha sonra tam dizimin üstünde olan pembe bir balon etek , fileli çoraplar... Drake'in parasının biteceğinden korkmasam aldığım yirmi beş parça giysi ve iki ayakkabıdan daha fazlasını alırdım. Hayatımda hiç bu kadar çok alışveriş yapmamıştım.

Drake elinde bir çok poşet taşıyordu.

Vampir olmasa ona acırdım ama büyük ihtimalen bu onun için bebek oyuncağıdır.

En sonunda Drake için defterler okul çantası ve benim büyük ısrarım üzerine çok tatlı ve onu daha yakışıklı yapan gözlükler aldıktan sonra Alışveriş merkezi içerisinde bir kafeye girdik ve kendimize birer içecek istedik.

-Yorulmadın değil mi ?

-Hayır asla .

-Sevindim. Paranı çok harcamamışızdır umarım.

-Hayır. Dedi ve içeceğinden bir yudum aldı.

Ben bir mocha istemiştim o da kola.

-Acıktın mı ?Diye sordu bana.

-Hayır neden sordun ?

-Acıktıysan sana yiyecek birşeyler alabilmek için. Başka ne nedeni olabilir ki ? Dedi ve güldü.

-İyi ama ben sana acıktın mı diye sormayacağım.

Drake sırıttı.

-Pekala okul arkadaşım. Başka gideceğimiz bir yer kaldı mı ?

-Ah sanmıyorum.

-Senin gitmek istediğin bir yer varmı? diye sordu Drake.

-Yok..

-İyi peki evde gidelim o zaman.

-Tamam nasıl istersen.

*

İçeceklerimiz bittikten sonra Drake çantaları tekrar eline aldı ve beraber oradan dışarı çıkıp arabaya gittik.

Drake çantaları arabanın arka kotluğuna bindi ve bizde öne oturduktan sonra arabayı sürmeye başladı.

-Yarın başlıyor musun okula?

-Evet hemen yarın. Eminim güzel kızlar vardır. Sabırsızlanıyorum.

-Drake!!!

-Tamam.Tamam.

* * *

Alışveriş merkezinden eve geldikten sonra çok yorgundum ve üzerimi değiştirip yatağıma uzandım.Yeni ayıcıklı pijamalarım harikaydı doğrusu.

Drake'de salaş ev giysilerini giymiş odamdaki koltukta ona zorlana aldırdığım kaynak kitapları kurcalıyordu.

Sonra bir kaç saniye sonra göz kapaklarım kendiliğinden kapandı ve uykuya daldım.

Rüyasız mutlu bir geceydi.

Düşüncesizdim. Pearl'ü önemsemiyordum.Drake'de yanımda olacağı için James'ten korkmuyordum.

*

Sabah uyandığımda yorgunluğumu azda olsa atmıştım.

Drake basit bir kahvaltı hazırlamıştı ve güzelce giyinmişti.

Bende yeni giysilerimden en sade olan beyaz yakasında fiyonk olan tişörtümü ve bir jean giymiştim.

Kahvaltımızı bir çırpıda ettik ve okula Drake'in arabasıyla gittin.

Arabayı okulun otoparkına park ettikten sonra gözüme James'in arabası çarptı ve birden kanım çekilmiş gibi hissetim.

Daha sonra okula girdik ve yılın en yasadışı olayına şahit oldum.

Drake okul sekreterinin yüzüne uzun uzun baktı ve onu okula belgeleri varmış gibi kaydetmesini emretmesi ardından Drake benin okullu arkadaşım/sevgilim olmuştu.

Drake kadını benimkinin tam yanında bir dolap vermeye ikna etmişti. Aslında bu haksızlıktı. çünkü Drake yüzünden Jamie adlı çocuğun dolabının yeri değişmişti.

Bu bütün işler olduktan sonra dolaplarımıza gittik.

Kitaplarımı yerleştiriyordum ki bi omzuma dokundu, resmen sıçradım çünkü arkamdakinin James olmasından korkuyordum. Ama Ryan'dı.

-Hey Rachel.n. Gelmedin... Dedi umutsuz bir yüzle.

Ben cevap vermek için ağzımı açtım ki Drake dolabının kapağını çarparak arkasına döndü ve;

-Benimle meşguldu, merhaba ben Drake, yeni çocuk Dedi ve güldü.

Rolünü iyi oynuyordu ama kıskanmıştı belli.

-Sevgilin olduğunu bilmiyordum Rachel. Dedi Ryan.

-Aslına bakarsan-

-Evet ben sevgilisiyim.

-Drake! Dedim ve ona kötü bir şekilde baktım.

Ryan suratını buruşturup;

-Sonra görüşürüz Rachel. Ama bu çocuğun sevgilin olduğuna inanmadım.

-İnandırmamı ister misin? Bir öpücükle? Dedi Drake.

-Sonra konuşuruz Ryan ve Drake,Sus.

Ryan arkasını dönüp gitti ve Drake ;

-O çocuğa sinir oldum.

-Sen benim sevgilim değilsin.

-Aslında öyleyim.Çünkü sen beni öptün ben seni öptüm romantik konuşmalar.Birlikte kafeye gitmeler.Alışveriş yapmalar.Uyumalar.Biz sevgiliyiz…

-Seninle uğraşmayacağım.

-Kabul ettin demek. Dedi ve sırıttı.

-Hayır. Dedim ve dolabımın kapağını sertçe kapatıp sınıfa yöneldim

Drake’te peşimde geldi çünkü o lanet yeteneği sayesinde aynı sınıftaydık.

İkimiz içeri girdik ve süprizzzzzzzzz!!!

James!

Drake'i görünce takındığı surat ifadesini cep telefonumla çekmek isterdim.

Drake'de gülmüştü.

Edebiyat dersine James'in girdiğini unutmuştum.

Drake bir yanımdaki sıraya oturdu.

-Pekala çocuklar derse başlayalım. Dedi James .

Milletin gözünde çok iyi bir öğretmendi... acaba onun vampir olduğunu bilseler ne yaparlardı ?

-Ahh bu arada yeni bir öğrencimiz var galiba.

Drake ayağa kalktı ve;

-Evet Bay ... adınızı bilmiyorum ama ben Drake.

-Adım James çocuğum okulumuza hoş geldin.

Çocuğum mu ? Hadi ama...

-Nereden geliyorsun ? Diye devam etti sözüne James.

Anlaşılan Drake'i zorlamak istiyordu ..

Drake adını bilmediğim bir yerden bahsetmişti.

James gıcıklık olsun diye annesi ve babasının adına kadar herşeyi sormuştu Drake'e.

O da soğukkanlılıkla cevaplıyordu tabii.

O an Kalkıp James'e bir tokat atmamak için can çekişiyordum diyebiliriz.

Sonunda soru yağmurundan kurtulan Drake yerine oturmuştu.

James defterlerimizi açmamızı ve bizden ihanet konusunda şiir yazmamızı istemişti.

Bunu kasıtlı yapmıştı.

Benim ona ihanet ettiğimi düşünüyordu.

Ne yazacağımı bilmiyordum boş boş önümdeki kağıda bakıyordum.

James'se bana bakıyordu ve yanımda oturan Drake'e.

Drake sessizce güldü ve bana dönüp;

-Ne oldu? Yazamadın mı?

-Sen yazdın sanki.

-Edebiyat benim ilgi alanım değil.

-Her neyse.

Dakikalarca kağıda boş boş baktım ve sonunda bir not yazıp James'e vermek aklıma geldi.

Kalemi elime aldım ve en güzel yazımla;

-Sadece biraz ara verdim.Kime aşık olduğumu anlamak istiyorum.Bu ihanet sayılmaz.

Yazdım ve kağıdı güzelce katlayıp elimde tuttum.

Drake tekrar bana döndü ve ;

-Ne yazdın?

-James'e bir not.Önemli bir şey değil. Sen yazdın mı?

-Ah evet.

-Okumanı sabırsızlıkla bekliyorum James'in ifadesini ve yapacağı yorumlarıda.

-Yorumlarına her zaman karşılık veririm.Okulda olmam hiçbir şeyi değiştirmez.

-Sen öğrencisin.Ona karşılık veremezsin.

-İzlede gör o zaman. Dedi ve Drake elini kaldırdı.

Drake şiirini okudu ben şahsen etkilenmiştim ama James ukala ukala gülmüştü.

-Genç Drake. Bu konuda çok çalışmalısın.

-Sizin yazdığınız bir ihanet şiiri var mı Bay James ? Dedi Drake.

-Neden sordun ki ?

-Sizinkiyle benimkini kıyaslamak çok isterim Dedi ve omuzlarını silkti.

Kaşlarını çatan James:

-Öğrenci olduğunu unutma Drake.

-Unutmam, ama meraklıyımdır.. Hemde çok Dedi ve yerine oturdu Drake.

Ardından zil çaldı ve öğrenciler dışarı fırladırlar.

Notu James'e vermekten vazgeçmiştim. Ondan nefret ediyordum.

kararım belliydi. Kararım Drake'ti.

Sınıftan dışarı çıkarken James'in gözlerini üzerimde hissetim.

Sınıftan çıkıp kantine gittik.

Kendimize bir masa bulup oturduk sonra Drake her ikimizin yemeklerini alıp masaya oturdu.

Menüde , meyveli yoğurt ve patates salatası vardı.

-Ona haddini bildirirdim ama senin için sustum Rachel.

-Ona haddini bildirmene gerek yok Drake.

-Kararın ben miyim?

-Ne?

-Kararım Drake. Dedin.

-Aklımı mı okudun?

-Evet.Merakımdan.Öylesine.

-Bunu bir daha yapma.

-Tamam.Kararın ben olduğuna göre sevgilin de benim.

-Bunları konuşmanın sırası değil. James bir şeyler yapacak bence.

-O kesin zaten.Çok fena bakıyordu. Beni zora sokmaya çalışıyordu ama ondan her konuda daha üstünüm.

Hatta ondan daha iyi bir öğretmen olabilirdim ama öğretmenlerin öğrencileriyle ilişki yaşaması yasak.

-Ya evet.

-Ciddiyim.

-Boşver Drake.Yemeğini ye.Bir insan gibi.

-Tamam. Kaç ders kaldı? Okul çok sıkıcı.

-3 sanırım.

-Of.

-Pes mi edeceksin yoksa?

-Hayır.Seni o çocuğa bırakmam.

-Bunun için mi okula geliyorsun?

-En çok bunun için ama iddaa da var tabiki.

Okulla ilgili biraz daha muhabbet ettikten sonra zil çaldı ve sınıfa gittik.

Bana mı öyle geliyordu yoksa kızlar cilveli cilveli Drake'e mi bakıyorlardı. Hatta o bakan kızlar bir kaç saniye sonra bana bakıp kaşlarını çatıyorlardı.

Drake'in pek umursadığı yoktu doğrusu.

Arada bir bana bakıp gülümsüyor ya da dersle ilgili notlar alıyordu.

Son tenefüste okulun kendini beğenmiş kızlarından biri olan Lithea kantinde broşürler dağıtıyordu.

Sarı röfleli saçlarını savurarak yanımıza geldi ve Drake'in yanına oturdu.

Drake " Evet neden geldiniz ?" diyen bir bakışla kızı karşıladı.

Bense kızı onun sahibi var dercesine süzüyordum.

Kız gözlerini kırpıştırdı. Ve;

-Selam.. Drake, adın öyleydi değil mi? Dedi ve güldü .

İtiraf edeyim, Kız güzeldi.

-Evet yani ?

-Bir Partim var kostümlü bir balo. Herkes eski zaman kıyafetleri giyecek ve maskeler takacak.

Davetlisin.

-Pekala, ama yanımda sevgilimide getiririm.Dedi Drake.

Kız tükürür gibi:

Tabii, neden olmasın ? Dedi.

Bende buna karşılık güldüm Drake'in beni böyle kollaması çok güzeldi.

-Sevgilin Rachel mı acaba? Dedi ve iğrenir gibi baktı kız.

-Ah evet.Rachel.

-Tamam Partide görüşürüz.

-Tamam. Dedi Drake ve kız gitti.

-Kız resmen sana asıldı!

-Ne yapabilirim yakışıklıyım işte.Kızlar peşimde.

-Birde kafiye yapma. Dedim ve elimdeki suyu Drake'in suratına fırlattım.

-Ahh çok yanlış yaptın canım.Evde görüşücez.

-Görüşürüz Drake. Dedim ve gözlerimi kısıp ona baktım.

O sırada zil çaldı ve ikimizde içeri girdik.

-James'i kıskandırmaya ne dersin? Dedi Drake.

-Zaten ona ihanet ettiğimi düşünüyor bu yanlış olur

-Olmaz. Hadi. Ben senin elini tutacağım ve güleceğiz.

-Tamam.

Drake elimi tuttu ve gülümsemeye başladı ve sınıfa girdik

Konuşuyormuş gibi yapıyorduk.

James bizi görünce dikkatlice bakmaya başladı ve yüzünü bozdu.

Sıramıza geçtik ve oturduk Drake hala elimi tutuyordu ve James bunu görüyordu…

James öksürdü ve ;

-Başka şiir yazan varmı?

Sınıftan ses çıkmayınca James sınıf defterini açtı ve yoklamayı aldı.

Sonra sınıfı serbest bıraktı…

*

Zil çaldı ve James beni çağırdı. Gitmekten korkuyordum ama korkularımı yenmeliydim. Drake’i zar zor ikna edip kapının önünde beklemesini söyledikten sonra sınıfa girdim. Sadece ikimiz vardık…

James hemen konuşmaya başladı.

-Şuan senin öğretmenin değilim sende öğrencim değilsin. Bu durumda neyden bahsettiğimi biliyorsun.Bilmemezlikten gelme.Biz seninle sevgiliydik Rachel... Beni çok seviyordun. Birkaç gün içinde bu nasıl değişir?

-Sevdiğimi sanmışım.

-Ama seviyordun Rachel!Seviyordun! Diye bağırdı James. Şuan çok çok korkuyordum…

-Bak lütfen beni korkutma. Sevmiyormuşum işte.

-Çok kötü olacak Rachel.Böyle bırakıp gidemezsin. Buna nasıl cesaret ediyorsun?

Çok kötü şeyler yapacağım.Çok…

-Konuşmanız bittiyse-

-Bitmedi. Ben seni seviyorum senden hiç vazgeçmeyeceğim.Tamamen benim olana kadar hiç vazgçemeyeceğim. Bıraktığın bir insan değil. Vampir. Korkmuyor musun?

-Korkmuyorum.

-Emin misin ? O zaman sen daha benim yapabileceklerimdende haberin yok Rachel… Ne yazık.

-Şimdi benden ne istiyorsun ?

-Yeniden benim olmanı.

-Beni iyi dinle James. Ben kimsenin değilim ! Drake'in de değilim. Ama gerçek şu ki ben Drake'e aşığım ve onu çok seviyorum. Bunu kabullensen iyi edersin.

James küçük bir hareketle boynumu kavradı . Nefessiz kalmıştım. Biraz daha sıkarsa ya boynum kırılır ya da nefessizlikten ölürdüm.